Konstantiniyye Oteli Zülfü Livaneli, zengin bir insan panoramas-yla İstanbul’un derinliklerine inerken -ehrin büyülü, ama bir o kadar da ac-mas-z atmosferiyle bulu-turdu-u okuru sıra dı-- yolculu-a çıkar-yor.

2014 yılı Aral-k ay-nın son günleri… Yedi yıldızl- Konstantiniyye Oteli’nin aç-l-- günü ve erken bir yılbaş- kutlamas-… İstanbul’un seçkin, kalburüstü simaları, Sultanahmet’teki eski Bizans saray-nın k’ınalınt-ları üzerine yap-lan otelde bir araya geliyor. Aralarında kimler yok kiş Politikac-lar, belediye başkanları, Amerikan büyükelçisi, Fener Rum patrişi, ünlü gazeteciler, gazete patronları, televizyon “yıldızlar”-, eski ve yeni zenginler, büyük işadamları…

İstanbul’un yüzlerce yıldır yeralt-nda yatan ölüleri de davete çağr-lmadıkları halde arz- endam etmekte sakınca görmeyip bu cümbü-e dahil oluyorlar. Ve elbette, bir otelin olmazsa olmaz çalışanları, garsonları, komileri, güvenlik görevlileri…

Velhas-l Konstantiniyye Oteli, Aslında binlerce yıll-k koskoca bir -ehir olarak çık-yor kar--m-za. De-işen, dönü-en, ama bar-ndırdiş- -iddet nedense aynı kalan bir -ehir…
(Tan-t-m Bülteninden)
 
Yayınevi
Doğan Kitap
Sayfa Sayısı
480
Baskı
Okunma Tarihi
15-05-2015 /

Konstantiniyye Oteli | Kitap Yorumum

Bu kitapta ne mi var- 

Körelen gençlik, yozla-an bir toplum, paranın açt--- kap-lar, yok yere öldürülen insanlar, tarihten kesitler, çeğitli yollardan zengin olan işadamları, yalakal---n tavan yaptığı sohbetler, yazı yazmay- bilmedişi halde prim yapan kö-e yazarları, ayrımc-l-k, Mara-, Roboski / Uludere, Sivas Katliamları, Gezi olayları, İŞid, İstanbul’u parsel parsel satan belediye başkanları, siyasetçiler, padişahlar, imparatorlar, katledilen hayvanlar, tecavüzcüler, sokak çocukları, kadın cinayetleri...

Tek kelimeyle anlatmak gerekirse bu kitapta ‘Türkiye’ var...

OKUYORUM

Drina Köprüsü
Drina Köprüsü

KİTAPLIĞIMA YENİ EKLENENLER