Türk edebiyat-nda bir ilk!
özdemir’in, içinde dola--rken nerdeyse bütün roman kahramanlarıyla özgürce başlant-lar kurdu-u kurmaca kent, gerçekler üzerine temellenmiş dü-lemsel bir kent. ölümün, kap-s-ndan içeri girmedişi bir kent. Gelecek zamanın olmadiş-, geçmiş zamanın, -imdiki zaman içinde yaşandiş- bir kent...
Her roman, oyun ya da öykü kişisi bu kentin yurtta-- olam-yor. Kurulu- yasas-na göre yurtta- olacak kişinin belirli nitelikler ta--mas- gerekiyor. Ac-dan seviye; korkudan direngenlişe; k-skançl-ktan tutkuya, dostluktan ihanete de-in insana özgü varolu-sal hallerden birini yansıtmas- isteniyor; bir de yansıtt---nın, belleklerde, yüreklerde iz bırakmas-…
Okur, Kurmaca Kişiler Kenti’nin sokaklarında dola--rken her adımda unutamayaca-- heyecanl- anlar yaşayacakt-r. Anlat- dünyasından gelip kentte yerle-miş nice kişilerle yüz yüze gelecektir. Bir -atonun önünden geçerken Don Kişot ya da Hamlet’le kar--la-acak, biraz yürüyünce kar--s-na Emma Bovary, Anna Karenina, Kaptan Ahab, Aslan Asker Şvayk çıkacakt-r. Bir kö-ede oturmu- sohbet edenlerin yanına gidecek olsa orada Kuyucakl- Yusuf’u, Zebercet’i, Raskolnikov’u, -nce Memed’i, Mümtaz’-, Selim İŞ-k’-, Will Loman’- bulacakt-r. Daha sonra bu kişilere konuk olacak, onların yazınsal serüvenini kendi a--zlarından dinleyecektir.
Emin özdemir bu yap-t-nda böyle bir okur kimlişine bürünüyor, dünya romanının evrensel kişileriyle bir bir söyle-iyor. Bizi, onların sevinçlerinin, tutkularının, ac-larının, mutluluklarının, dü- k-r-kl-klarının dehlizlerinde dola-t-r-yor. O kişilerle nice özde- yanlarım-z olabilece-ini sezdirtiyor. Böylece başta kendimizle, daha geniş anlamda evrensel insanl-kla hesapla-manın yol haritasını çiziyor.
Bu benzersiz çalışmay- okuyun, Kurmaca Kişiler Kenti’ne ayak bas-n, bunun böyle olduğunu siz de göreceksiniz.